Ben Duydum

Kamu Kesiminin Büyüklüğü

Kamu Kesiminin Büyüklüğü

Kamu Kesiminin Büyüklüğü

Kamu kesiminin millî hasıladan aldığı pay dünyada ve Türkiye’de yıllar itibarıyla büyük değişiklikler göstermiş ve tartışma konusu olmuştur.

Genel olarak bakıldığında, Cumhuriyet’in ilanından günümüze kamu kesiminin ekonomideki büyüklüğü artmıştır.

Kamu kesiminin büyüklüğü ülkelerin siyasal sistemlerinin de belirleyicisi olmaktadır.

Devletin millî hasıladan aldığı payın küçültülmesinin gerekli olduğu argümanı, son yıllarda ekonomik etkinlik açısından daha fazla önerilmektedir.

Kamu gelirlerinin ve kamu harcamalarının payları karşılaştırmalı olarak verilmektedir.

2013-2016 döneminde kamu gelirlerinin GSYH içindeki payına bakıldığında, ülkeler bazında büyük değişiklikler gözükmemektedir.

Sosyal harcamaların yüksek olduğu İngiltere’de kamu gelirlerinin GSYH içindeki payı diğer ülkelerden ve dünya ortalamasından yüksek iken, Brezilya kamu gelirlerinin göreli büyüklüğünde en sondadır.

Bir ülkenin vatandaşlarına sağladıkları hizmetlere ve kamu kesiminin ekonomideki aldığı paya göre bu oranlar değişmektedir.

osyal yardımlar ve harcamalar, daha az kamu geliri toplayan ülkelerde doğal olarak daha düşük olacaktır.

Seçilmiş bazı ülkelerde kamu gelirlerinin GSYH’ya oranlarının yer aldığı,  dünya ortalaması ilgili dönemde (2013-2016) %23,3 ile %24,7 arasında değişmektedir.

Türkiye dünya ortalamasının üzerinde yer alırken, sosyal devletin ağırlığının olduğu AB üyesi ülkelerden İngiltere ve Yunanistan’da bu oranlar çok daha yüksektir.

ABD ve Brezilya’da ise kamu gelirlerinin GSYH’ya oranı %20’ler civarındadır.

Tam Kamusal Mal / Hizmet

Bireylerden herhangi birisinin tüketimi nedeniyle, diğerlerinin aynı malı tüketme olanağında herhangi bir azalışın olmadığı, birlikte ve eşit biçimde tüketilen mal ve
hizmetlerdir.

Yarı Kamusal Mal / Hizmet

Tüketimleri sonucu topluma yoğun dışsal faydalar sağlarken, kişilere de ayrıca özel fayda sağlayan mal ve hizmetlerdir.

Kamu harcamaları açısından , daha yüksek oranlarla benzer bir durum ortaya çıkmaktadır.

AB üyesi İngiltere ve Yunanistan’da, kamu harcamalarının GSYH içindeki payı oldukça yüksektir.

Yunanistan’da bu pay 2009 yılında %50’nin üzerine çıkmıştır.

Kamu kesiminin verimliliğinin özel kesime göre düşük olduğu düşünüldüğünde, yüksek kamu harcama oranlarının ekonomik sorunlara yol açması kaçınılmazdır.

Kamu harcamalarının oranının çok yüksek olması ekonomik sorunlara yol açarken, çok düşük olması durumunda da toplumun ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetler yeterince karşılanamayacaktır.

Bu noktada, kamu harcamaları açısından optimal (en uygun) oranın sağlanması önemlidir.

Toplumun kamudan talep ettiği mal ve hizmetleri karşılayan harcama oranı optimal ölçüt olmalıdır.

Kamu harcamaları ile kamu gelirleri arasındaki oluşan fark, kamu harcamalarının daha yüksek olması şeklinde geliştiğinde, kamu açığı oluşacaktır.

Bu açık ise borçlanma yoluyla karşılanmaktadır. Yukarıda incelediğimiz ülkeler açısından merkezi hükûmet borçlarının GSYH’ya oranına, bu oranların artma eğiliminde olduğu gözlenmektedir.

Türkiye kamu ekonomisindeki borçlanma açısından istikrarlı bir çizgiye sahiptir.

Yunanistan borçlarının GSYH oranı %100’lerin çok üzerinde gerçekleşmiştir.

Böyle bir ekonominin uzun süre sürdürülebilir olması mümkün değildir.

Alınan borçlar başlangıçta, çeşitli kamusal mal ve hizmetlerin sağlanmasında kullanılırken, borçların hızlı büyümesi ile yeni borçlanmalar, faiz ödemeleri ile borç taksitlerini ödemede kullanılmaktadır.

Bu ise ekonominin ihtiyaç duyduğu yatırımların ve üretimlerin yapılamaması anlamına gelmektedir.

Giderek artan borç taksitleri ve faiz ödemeleri ülke ekonomilerini kısır döngü içine sokmaktadır.

2008 krizinden sonraki dönemde, ülkelerin büyük bölümünde borç oranları aşırı yükselmiştir.

Ancak, Japonya’nın borç oranı %200’ler düzeyinde olmakla birlikte, sürdürülebilirlik sorunu yaşamamaktadır. Rusya son dönemde borç oranı açısından dünyanın en düşük oranına sahiptir.

Türkiye de merkezi hükûmet borçlarının GSYH’ya oranı açısından düşük ülkeler grubundadır.

Kamu Açığı

Toplam kamu harcamalarının toplam kamu gelirlerini aşan kısmıdır.

Merkezi yönetim, genel ve katma bütçeli idareleri ifade eder ve merkezi hükûmet kavramı olarak da ifade edilebilir.

 

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ