İşgörme İradesi
Vekâletsiz İşgörmenin Şartları
İşgörme İradesi
Son olarak tartışmalı olmakla beraber işgörenin işgörme iradesinin yeterli olduğu kabul edilmektedir.
Buna işgörenin işin bir başkasına ait olup olmadığını bilmesi veya bir başkasının menfaatine yönelik davrandığı bilincinde olması önemli değildir.
Ayırt etme gücüne sahip bir kişinin işi bilerek ve isteyerek görmesi yeterlidir.
Kanımızca bu şartın dar yorumlanması yani sadece işgörme iradesinin, bilincinin aranması vekâletsiz işgörme hükümlerinin uygulama alanını genişletmektedir.
Öyle ki irade sakatlıkları nedeniyle işi, kendi işi sanarak davranan da iptal edilen bir sözleşmeye dayanarak işi yapan da bu hükümlere başvurabilir. Bu hâlde sebepsiz zenginleşmeye ilişkin hükümlerin uygulama alanı daralmış olmaktadır.
Kanunun açıkça aradığı “Vekâleti olmaksızın başkasının hesabına işgören, o işi sahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine uygun olarak görmekle yükümlüdür.” hükümdeki “başkanının hesabına, işsahibinin menfaatine ve varsayılan iradesine” ifadeleri en azından işgörende başkasının işini gördüğü bilincinin aranması gerektiği yönündeki görüşü haklı kılmaktadır.
Görülen işin kimin ve hangi işi olduğu ise önemli değildir.