Ben Duydum

Hayvan Bulunduranın Sorumluluğu

Hayvan Bulunduranın Sorumluluğu

Hayvan Bulunduranın Sorumluluğu

Hayvan bulunduranın sorumluluğu, kusursuz sorumluluk hâllerinden biri olarak TBK m. 67 hükmünde düzenlenmiştir.
İlgili düzenleme gereğince hayvan bulunduran, hayvanın sebep olduğu zararlardan sorumlu olacaktır.
Bu zararlar eşyaya verilen zararlar olabileceği gibi kişiye verilen zararlar da olabilir.
Eşyaya verilen zararlar denilince akla gelen maddi zararlarken kişiye verilen zararlar noktasında akla gelen beden zararları olabilecektir.

Hayvan bulunduranın her durumda hayvanın maliki olması zorunlu değildir.
Hayvan bulunduranın sorumluluğu, TBK m. 67 hükmünün 1. fıkrasında şu şekilde düzenlenmiştir: “Bir hayvanın bakımını ve yönetimini sürekli veya geçici olarak üstlenen kişi, hayvanın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür.” Hayvan bulunduranın sorumluluğuna gidilebilmesi için ilgili düzenlemede iki şartın öngörüldüğü açıktır. Bunlar:

Bir kişinin sürekli ya da geçici olarak bir hayvanı hâkimiyet alanında bulundurması gerekir ancak bu yeterli değildir.
Burada sorumluluk için hayvanı elinde bulunduranın, hayvanın bakımı ve yönetimi konusunda tasarruf etme yetkisi ile hayvanı elinde bulundurması gerekmektedir.
Bu bulundurma, hayvanın zarar vermesi mümkün olduğu anda aranır; sorumlu olan hayvanı kontrol etme yetkisiyle elinde bulunduran kişidir.
Hayvan bulunduran hayvanın sahibi olabileceği gibi hayvanı sürekli besleyen ve hayvana tabiri caizse söz geçirebilen kişi de olabilecektir.

Hayvanın sorumluluğundan bahsedilebilmesi için zarar veren hayvanın, üzerinde egemenlik kurulabilecek bir hayvan olması gerekecektir.
Evcilleştirilemeyen vahşi hayvanların verdiği zararlar, kural olarak bu hüküm çerçevesinde değerlendirilmeyecektir.
Fakat vahşi bir hayvanın da hayvanat bahçesi gibi bir yerde tutulması ve egemenlik altına alınmış olması hâlinde, TBK m. 67 hükmü yine uygulama alanı bulacaktır.
Hayvan bulunduranın sorumluluğundan bahsedilmesi için aranan bir diğer şart ise zararın hayvanın tipik hareketi ile gerçekleşmesidir.

Hayvanın bir araç/alet gibi birine fırlatılması veya hayvanın bir yerden düşmesi sonucu ortaya zarar çıkarsa hayvan tutucusunun sorumluluğu söz konusu olmaz.
Buna karşın hayvanın ürkmesi, korkması, korkutulması vb. tipik hareketleri ile bir zarara yol açması hâlinde TBK m. 67’den doğan sorumluluktan bahsedilebilecektir.
Hayvan bulunduran ya da bir hayvanın bakımını üstlenen kişi, hayvanın verdiği zararlardan objektif özen yükümlülüğü çerçevesinde sorumlu olacaktır.
Objektif özen yükümlülüğünün söz konusu olduğunu gösteren ise TBK m. 67 hükmünün 2. fıkrasıdır.

İlgili fıkraya göre “Hayvan bulunduran, bu zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmaz.” Bu da göstermektedir ki hayvan bulunduran kişi, gerekli bütün özeni gösterdiğini ispat etmek suretiyle sorumluluktan kurtulabilecektir.
Hayvan bulunduranın kusuru TBK m. 67 çerçevesinde sorumlu tutulması için aranan bir unsur değildir.
Kişinin sadece gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini kanıtlaması gerekecektir.

Bu da hayvan bulunduranın sorumluluğunun, ispat yükünün yer değiştirdiği bir özen sorumluluğu doğurduğunu göstermektedir.
Maddenin son fıkrasında ise hayvan bulunduranın, hayvanın zarar vermesine sebep olanlara rücu hakkı düzenlenmiştir.
TBK m. 67 hükmünün 3. fıkrasında “Hayvan, bir başkası veya bir başkasına ait hayvan tarafından ürkütülmüş olursa, hayvanı bulunduranın, bu kişilere rücu hakkı saklıdır.” denilerek hayvan bulunduranın, sorumluluğunu doğuran olayda hayvanın zarar vermesine sebep olan kişilere rücu edebileceği düzenlenmiştir.

Hayvan bulunduranın sorumluluğu ile ilgili TBK m. 68’de özel bir düzenleme daha mevcuttur.
Bu hükümde temel olarak bir hayvanın başka birine ait bir taşınmaza zarar vermesi hâlinde, taşınmaz zilyedinin, zarar veren hayvanı zararı giderilinceye kadar alıkoyabileceği, hatta durum ve koşulların gerektirmesi hâlinde hayvanı etkisiz hâle getirebileceği düzenlenmiştir.
Burada taşınmaz zilyedinin hayvan sahibine bilgi verme yükümlülüğü de düzenlenmiştir.

Bu da göstermektedir ki taşınmazın zilyedi, taşınmazı korumak için gerekli önlemleri almaya yetkili kılınmış fakat kendisine bildirim yükümlülüğü getirilmiştir.
İlgili düzenleme şu şekildedir:
“(1) Bir kişinin hayvanı, başkasının taşınmazı üzerinde bir zarar verdiği takdirde, taşınmazın zilyedi, o hayvanı yakalayabilir, zararı giderilinceye kadar alıkoyabilir; hatta durum ve koşullar haklı gösteriyorsa hayvanı diğer yollarla etkisiz hâle getirebilir.

(2) Bu durumda, taşınmazın zilyedi derhâl hayvan sahibine bilgi vermek ve sahibini bilmiyorsa, onun bulunması için gerekli girişimleri yapmak zorundadır.”

Bu hüküm, son çare olarak hayvanın telef edilmesine izin vermektedir ancak bu izin, hayvanın verdiği zararın başka şekilde önlenememesi hâlinde mümkündür.
Örneğin bahçesindeki tavuklarına saldıran ve ısırarak öldürmeye başlayan bir köpeği başka şekilde engelleyemeyen taşınmazın zilyedi, taş atarak köpeği yaralaması veya onu silahla vurması hâlinde sorumlu olmayacaktır.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ