Profesyonel yöneticiler yüksek katma değer yaratan işlerle uğraşırlar

Profesyonel yöneticiler yüksek katma değer yaratan işlerle uğraşırlar

Profesyonelleşme düzeyi arttıkça, işin yarattığı yüksek katma değer doğrultusunda işin önem derecesi de artmaktadır.
Profesyonelleşme düzeyi düştükçe yapılan işin yarattığı katma değer de azalmakta, ancak işlerin aciliyet derecesi artmaktadır.

Aşağıdaki şekilde profesyonelleşme düzeyi ile işin önem ve aciliyet derecesi arasındaki ilişki görülmektedir.

Yukarıdaki şekilde de görüldüğü gibi, işletmelerdeki işleri önemli ve acil olmak üzere ikiye ayırdığımızda;
üst düzey yönetiminin sorumluluğunda olan işler birinci derecede önemli iken, alt düzey yönetimine inildikçe işlerin önem derecesi azalmaktadır.

Ancak aciliyet açısından konuyu ele aldığımızda, durum tam tersine dönmektedir.
Bu defa alt düzey yöneticilerinin sorumluluğunda olan işler birinci derecede acilken, üst yönetime çıkıldıkça işlerin aciliyeti azalmaktadır.

İşletmelerde üst düzey yönetiminin sorumluluğunda olan strateji belirleme, bütçe çalışmalarını yönlendirme gibi üst düzey yönetiminin yaptığı işler göreli olarak orta ve alt yönetim düzeylerinde gerçekleştirilen işlerden daha önemlidir.

Alt düzey yöneticileri doğrudan mal ve/veya hizmet üretimiyle ilgili olduklarından ve işletmenin temel faaliyeti üretim ve/veya satış olduğu için, en acil işler alt düzey yöneticilerinin işidir, yani üretimin veya satışın gerçekleştirilmesidir.

Ancak bazı işletmelerde girişimcinin profesyonel yöneticiye duyduğu güven oranının düşük olması nedeniyle profesyonel yöneticiler önemli işlerle uğraşmak yerine (örneğin, kurumsal performans hedefleri doğrultusunda bütçe çalışmalarını yönlendirmek gibi) acil işlerle uğraşmak (örneğin, karşılıksız bir müşteri çekinin peşine düşmek gibi) zorunda kalabilmektedirler.