Türkiye’de KOBİ’lerin Yenilik Yapma Süreçleri
Türkiye’de KOBİ’lerin Yenilik Yapma Süreçlerini Etkileyen Nedenler:
Finansman yetersizliği | Yöneticilerin/işletme sahiplerinin yeniliğe karşı olan tutumları |
Yüksek oranda risk | Ekonomik ve siyasal istikrarsızlık |
Pazar hakkında bilgi yetersizliği | Takım çalışmasının olmaması |
Kalifiye işgücü / Yetişmiş Personel eksikliği | Yeniliğin sonuçlarının geç alınması |
Yeni teknolojiler hakkında bilgi eksikliği | Teknoloji transferi konusundaki yetersizlikler |
Aile şirketi yapısı | Yeniliğe gerek duyulmaması |
Ar-Ge faaliyetlerinin yetersizliği | Yasalar, yönetmelikler ve standartlar ile gelen kısıtlamalar |
Yenilik faaliyetlerinde maliyetlerin yüksek olması | Dışarıdan teknik hizmet alımında güçlük çekilmesi |
Kurumsallaşmaya karşı direnç | Sektördeki istikrarsızlıklar, sektörün yeniliğe kapalı olması |
Vergilendirme sistemi | Devlet desteklerinin yetersiz olması / Desteklerde uygulanan ağır bürokratik süreçler ağır bürokratik süreçler |
Yukarıda görüldüğü gibi KOBİ’lerde yenilik yaratma sürecinde etkili olan en önemli sorun finansman yetersizliğidir.
Bu sorun aynı zamanda sermaye yapılarındaki zayıflık ile bağlantılı olarak KOBİ’lerin Ar-Ge harcamaları için yeterli fon ayıramamaları neden olmakta ve yenilik yapmalarını güçleştirmektedir.
Her ne kadar KOBİ’ler yeni fikirler yaratmada esnek bir yapıya sahip olsalar da yenilik yaratma süreci bilgi potansiyeli kadar ekonomik açıdan da belirli bir büyüklüğü zorunlu kılan yüksek maliyetli bir iştir.
Aynı zamanda bu tür faaliyetler sonucunda oluşan harcamaların ne kadarının yeniliği kapsadığının, belirlenmesi oldukça güçtür.
KOBİ’lerin yenilik yaratma sürecinde karşılaştıkları sorunlardan bir diğeri de teknolojik yenilikleri tek başlarına takip edebilecek düzeyde olmamaları ve gerek yurt içinde gerekse yurt dışında gerçekleşen teknolojik ve ticari gelişmeleri izleyememeleridir.
Bu durum KOBİ’lerin gelişmiş teknoloji kullanarak üretim yapabilme kapasitelerini etkilemektedir.
KOBİ’lerin yenilik yapma kapasitelerini arttırmak için faaliyetlerini yeni ürün ve hizmet geliştirme ile pazarlama üzerinde yoğunlaştırmak suretiyle büyük işletmelerle rekabet edebilir düzeye getirilebilir.
KOBİ’ler büyük işletmelerin ürettikleri ürünlerin aynısını değil, esneklik üstünlüklerini iyi kullanarak büyük işletmelerin giremediği pazar alanlarına girmek, talep değişikliklerine uymak, hatta gerektiğinde üretim alanlarını değiştirmek biçiminde stratejiler izleyebilirler.
Böylece, KOBİ’ler yeniliklere giderek kendilerine daha geniş bir hareket alanı geliştirebilirler.
Yeniliğe ilişkin bu strateji eğilimi, günümüzde özellikle KOBİ’lerde giderek gelişmeye başlayan bilgisayar alanında belirgin bir biçimde görülmektedir.
Bu noktada, yeniliklerin köklü yenilikler olabileceği gibi, çok küçük ve kimi zaman yapay yenilikler de olabilir.
Önemli olan, yeniliğin teknik niteliğinden çok piyasa değeridir.
Çünkü bir işletme açısından yeniliğin değeri piyasa değeri ile ölçülmektedir.
Bu değer ise yeniliğin ulaştığı müşteri sayısı ile ifade edilmektedir.
Bu açıdan KOBİ’ler pazarın ve talebin, özelde ise üretim ve yönetimin değişen koşullarına uyum bakımından daha fazla yenilik yapma potansiyeline sahip olabilir.