Sendikacılığın İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatının Gelişimine Etkileri

Sendikacılığın İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatının Gelişimine Etkileri

Sanayi Devrimi’nden sonraki ilk dönemlerde, işçilerin çok zorlu çalışma şartlarına uymak zorunda kalmaları neticesinde yaşanan iş kazalarının, sağlık sorunlarının ve ölümlerin toplumda büyük bir hassasiyet oluşturduğu, bunu gören bazı parlamenterlerin veya toplum önderlerinin de bu sorunu ortadan kaldırmak adına girişimlerde bulundukları görülmektedir.

Söz konusu girişimler, iş sağlığı ve güvenliği alanında yasal mevzuatın oluşmasının da başlangıcı olarak kabul edilmektedir.

Bu bakımdan, İngiliz parlamenterler Anthony Ashley Cooper ve Robert Peel ile Thomas Percival ve Robert Owen’ın çabaları iş sağlığı ve güvenliği mevzuatının oluşmasına önemli katkılarda
bulunmuşlardır.

Sanayi Devrimi’nin toplumsal yapı üzerindeki etkilerinin yeni yeni ortaya çıkmaya başladığı ve sendikacılığın henüz yaygınlaşmadığı bir dönemde bu politikacı ve toplum önderlerinin göstermiş oldukları gayretler, işçilerin yaşam haklarının korunması bakımından büyük katkılar sağlamıştır.

Her ne kadar sendikaların iş sağlığı ve güvenliği mevzuatının gelişimine ilk aşamada pek katkıları bulunmasa da, ilerleyen dönemlerde sendikaların mevzuatın geliştirilmesi noktasında önemli etkilerde bulundukları görülmektedir.

İş sağlığı ve güvenliği mevzuatının gelişiminde sendikacılığın etkileri ve katkıları göz ardı edilemeyecek kadar önemlidir.

Sendikacılığın bu noktadaki en önemli katkısı, işçiler arasında iş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşumuna sağladığı katkıdır.

Zira işçiler arasında, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin uygulanmasından veya etkinliğinden ziyade, iş karşılığında ödenen ücretin miktarı çoğu zaman daha önemli olmaktadır.

İşçilerin talepleri de daha çok ücret seviyelerinin yukarı çekilmesi noktasında olmaktadır.

Sendikaların bu noktada sağladıkları katkı, işçilerin aldıkları ücretin seviyesi yanında işverene iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınması hususunda da baskı yapmaları ve aynı zamanda kendilerinin de alınan tedbirlere uymalarının sağlanması bakımından ortaya çıkmaktadır.

Günümüzde, çalışma hayatını düzenleyen tüm yasalarda olduğu gibi, iş sağlığı ve güvenliği alanını düzenleyen yasalarda da artık öncelikle işçi ve işveren sendikalarından görüş alınmaktadır.

Sendikalar, mevzuat üzerindeki etkilerini, ulusal ve uluslararası alanda mevcut olan kurum ve kurullarda göstermenin yanı sıra, akdettikleri toplu iş sözleşmeleri vasıtasıyla da göstermektedirler.