Ben Duydum

İFLASIN ERTELENMESİ KURUMU

İFLASIN ERTELENMESİ KURUMU

İFLASIN ERTELENMESİ KURUMU

İflasın ertelenmesi TTK. madde 324/2’de düzenlenmiş bir kurumdur.
Bu maddede “Şirketin mali durumunun bozulması halinde: şirketin aciz halinde bulunduğu şüphesini
uyandıran emareler mevcutsa idare meclisi aktiflerin satış fiyatları esas olmak üzere bir ara bilânçosu tanzim eder.
Esas sermayenin üçte ikisi karşılıksız kaldığı takdirde, umumi heyet bu sermayenin tamamlanmasına veya
kalan üçte bir sermaye ile iktifaya karar vermediği takdirde şirket feshedilmiş sayılır.

Şirketin aktifleri şirket alacaklılarının alacaklarını karşılamaya yetmediği takdirde idare meclisi bu durumu derhal mahkemeye bildirmeye mecburdur.
Mahkeme bu takdirde şirketin iflasına hükmeder.
Şirket durumunun ıslahı mümkün görülüyorsa idare meclisi veya bir alacaklının talebi üzerine mahkeme iflâs kararını tehir edebilir.
Bu halde mahkeme, envanter tanzimi veya bir yediemin tayini gibi şirket mallarının muhafazası için lüzumlu tedbirleri alır” denmektedir.

TTK 376’da şirketler için sermayenin kaybı, borca batık olma durumu düzenlenmiştir.
Şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı
esasına göre hem de olası satış fiyatları üzerinden bir ara bilânço çıkarttırıp denetçiye verir.
Denetçi bu ara bilânçoyu, en çok yedi iş günü içinde inceler ve değerlendirmeleri ile önerilerini bir rapor hâlinde yönetim kuruluna sunar.

Rapordan, aktiflerin, şirket alacaklılarının alacaklarını karşılamaya yetmediğinin anlaşılması hâlinde, yönetim kurulu, bu durumu şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine bildirir ve şirketin iflâsını ister.
Diğer taraftan, iflasın ertelenmesi İcra İflas Kanunu’na 17 Temmuz 2003 tarihli 4949 sayılı kanun ile yapılan düzenlemeler oluşturulmuştur.
Ancak, 4949 sayılı değişiklikten önce de iflasın ertelenmesi kanunlarda bulunmakla beraber, uygulamada iflasın ertelenmesi kurumuna başvurulmamaktaydı.

Bunun nedeni olarak TTK çerçevesinde iflasın ertelenmesi ile birlikte takiplerin duracağına ilişkin bir hüküm olmayışıdır.
4949 sayılı İİK’ye göre, iflas kurumu, işletmelerin kolaylıkla iflas etmeleri yerine, mümkün olduğu kadar mali durumlarının
iyileştirilerek faaliyetlerine devam edebilmelerini amaçlamıştır.
Böylelikle bu işletmelerin ekonomiye olan katkılarının devam edebilmesi, işçilerin çalışabilmesi ve işyerlerini koruyabilmesi sağlanmak istenmiştir.

İflasın ertelenmesi ile birlikte 6183 sayılı kanuna tabi alacaklar dahil tüm takipler durur, buna ertelemenin tatil etkisi denilmektedir.
İflasın ertelenmesinin temel mantığı alacaklıların takiplerinden borçluyu erteleme süresi içinde korumak, mal varlığının parçalanmasını önlemektir.
Gerçekten her bir alacaklı münferit takipler yoluyla borçlunun malvarlığından bir parça alıp götürürse geriye işletmeyi devam ettirecek bir malvarlığı kalmayabilir. İşte bunu engellemek için Amme alacakları dahil tüm takipler durur.
Ancak alacaklılar takip yoluyla hak da arayamadıkları için zamanaşımı süreleri de bu erteleme süresince durmaktadır.

Burada bir istisna işçi alacaklarıdır.
İİK 206. maddenin 1. sırasındaki işçi alacakları için haciz yoluyla takip yapılabilir.
İflasın ertelenmesi her ne kadar ilk bakışta borçlunun lehine görülse de aslında aynı zamanda alacaklıların menfaatini de koruyan bir sistemdir.
Zor duruma giren şirketin malvarlığı tam olarak karşılamaya yetmediğinden alacaklılardan bazılarına diğerlerinden önce yapılacak ödemeler geri kalanların daha fazla zarara uğramasına neden olur.

Borçlanma devam ederse borç açığı da büyür.
Bu noktada devreye giren iflas kurumu, alacaklıların bir bütün olarak korunmasına hizmet etmekte, alacaklıların mümkün olduğunca yüksek ve eşit olarak alacaklarına kavuşmalarına imkan sağlamaktadır.

İflasın ertelenmesinde temel anlayış, hayatını idame kabiliyeti olan borçluların iflaslarının mümkün olduğu kadar ertelenmesi,
iflastan kurtarılması ve bu erteleme dönemi sonunda alacaklılara derhal açılacak bir iflas tasfiyesine nazaran daha fazla bir alacak tahsili sağlama düşüncesidir. İflasın ertelenmesi çerçevesinde hiçbir hüküm,
sermaye şirketinin akdetmiş olduğu bir sözleşmeyi ortadan kaldırmaya veya daha genel olarak,
sermaye şirketinin hukuki ilişkilerini şekillendirmeye,
alacak ve borçlarının özüne doğrudan etki yapmaya imkan vermemektedir

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ