Ben Duydum

Türkiye Ekonomisi / Hayvancılık Sektörü ve Hayvansal Üretim

Türkiye Ekonomisi / Hayvancılık Sektörü ve Hayvansal Üretim

Hayvancılık Sektörü ve Hayvansal Üretim

Hayvansal üretim, canlı hayvanlar ve bu hayvanlardan elde edilen hayvansal ürünlerden oluşmaktadır.

2017 sonu itibarıyla, Türkiye’de toplam tarımsal üretim değerinin %58’i hayvansal üretime aittir.

Hayvansal üretim değerinin %54’ü pazarlanan değerdir.

Hayvansal üretimde pazarlanan oran canlı hayvan üretiminde görece düşük (%40), hayvansal ürünlerde ise görece yüksektir (%77).

Buda hayvancılık sektöründe rekabetçi avantajın hayvansal ürünlerin üretiminde olduğunu göstermektedir.

Türkiye’de canlı hayvan üretimi; sığır, koyun, keçi, kümes hayvanları, arıcılık ve ipek böcekçiliğinden oluşur.

Canlı Hayvan Üretimi

Türkiye’de canlı hayvan üretimine bakıldığında; son yıllarda tüm alt kalemlerde büyük bir artış görülmektedir.

Özellikle 2010 sonrası dönemde sığır sayısı 11,4 milyondan 16 milyona, koyun sayısı 23 milyondan 34 milyona, keçi sayısı 6,3 milyondan 10,6 milyona ve arı kovanı sayısı 5,6 milyondan 8 milyona yükselmiştir.

Yine aynı dönemde, tavuk sayısı çok hızlı bir atış kaydetmiş olmakla birlikte, son birkaç yıldan bu yana istatistikler artık sadece işletme sayısını vermeye başlamıştır.

Tavukçuluk faaliyetini yürüten işletme sayısı 10.300’dür. Son olarak, ipek böcekçiliği faaliyeti yapan aile sayısı hemen hemen aynı kalmıştır.

Ülkemizde sığır stokuna bakıldığında, bunları üç ana grupta toplamak mümkündür:
Kültür, yerli ve kültür melezi.

Son 27 yılda oluşan sığır stoku verileri incelendiğinde; ilk başlarda yerli sığır sayısı oldukça baskın iken, zamanla yerli ırk hızla azalmıştır.

Örneğin, 2002 yılında yerli sığır oranı %37 iken, 2017 yılında %10’un altına gerilemiştir.

Kültür ırkı ise, aynı dönemde %19’dan %49’a yükselmiştir.

Coğrafi olarak sığır üretiminin yoğun olarak yapıldığı bölgelere bakıldığında, Türkiye’de 150 binin üzerinde sığır stokuna sahip iller hemen her bölgeye dağılmış durumdadır.

Sığır varlığı dışında ülkemizde manda, at, eşek ve katır sayılarında aynı dönemde köyden kente göçün hızlanması ve yaşam biçiminde meydana gelen hızlı değişimin bir sonucu olarak büyük bir azalma olmuştur.

Son 27 yılda küçükbaş hayvancılıkta sayısal olarak önce ciddi bir azalma olmuş ise de son yıllarda önemli oranda toparlanma yaşanmaktadır.

Koyun stoku kabaca merinos ve yerli ırktan oluşmaktadır.

Koyun stokunun %95’i yerli ırktan ibarettir.

Coğrafi olarak koyun üretiminin yoğun olarak yapıldığı bölgelere bakıldığında, ülkenin hemen her bölgesinde üretilmektedir.

Keçi stokumuz ise, esas itibarıyla kıl keçisi ve tiftik keçisinden oluşmaktadır.

Bugün toplam keçi stokunun tamamına yakını kıl keçisidir.

Coğrafi olarak keçi üretiminin yoğun olarak yapıldığı bölgelere bakıldığında;
ülkenin hemen her bölgesinde üretilmekle birlikte, 100 binin üzerinde keçi stokuna sahip iller Doğu ve Güneydoğu, Akdeniz, İç Anadolu, Ege ve Alt-Marmara bölgelerinde bulunmaktadır.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, 2010 yılında dünyada 1,4 milyar baş sığır, 2,0 milyar baş koyun ve keçi, 194 milyon baş manda, 24 milyon baş deve, 965 milyon baş domuz ve 19,5 milyar adet kanatlı varlığı bulunmaktadır.

Ayrıca, dünya genelinde hem sığır hem de keçi varlığı (koyun hariç diğer hayvan türlerinde olduğu gibi), son 20 yılda bariz bir şekilde artarken, koyun varlığı epeyce
azalmıştır.

Buna göre, bu dönemde sığır varlığı 1,3 milyardan 1,4 milyara, keçi varlığı 591 milyondan 921 milyona çıkarken, koyun varlığı 1,2 milyardan 1,1 milyara gerilemiştir.

Diğer yenilebilen hayvanlarla birlikte, dünya toplamı ise 10,6 milyardan 19,5 milyara yükselmiştir (http://www.fao.org/faostat/en/#data/CL Erişim 11.12 2018).

 

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ