Ben Duydum

Taylor’un “fonksiyonel ustabaşı/fonksiyonel yönetim” ve “düşünsel devrim” kavramları

Taylor’un “fonksiyonel ustabaşı/fonksiyonel yönetim” ve “düşünsel devrim” kavramları

Taylor’un “fonksiyonel ustabaşı/fonksiyonel yönetim” ve “düşünsel devrim” kavramları

En üst düzeyde uzmanlaşmayı gerçekleştirebilmek ve işçinin bütün ilgisini yaptığı iş üzerine toplayabilmek amacıyla tüm dış etkenlerin ortadan kaldırılması
Taylor’un düşüncelerinde önemli bir yer tutmaktadır.

Tipik bir fabrika ustabaşısının görev tanımının değişik sorumluluklardan oluştuğu (maliyet sorumluluğu, üretim miktarı sorumluluğu, denetim sorumluluğu,
bakım-onarım sorumluluğu ve atölyede disiplinin sağlanması sorumluluğu gibi) görüşündedir.

Bu sorumlulukların birbirinden ayrılmasının ve her bir sorumluluğun ayrı bir ustabaşı tarafından üstlenilmesinin gerekli olduğuna inanmaktadır.

Başka deyişle, bu uzmanlar ya da fonksiyonel ustabaşılar, işin kendilerini ilgilendiren değişik yönlerinden ve işçilerin denetiminden sorumlu olacaklardır.

Taylor bu sistemi “fonksiyonel (işlevsel) yönetim” olarak adlandırmakta ve bunun sonucunda ortaya çıkan verimlilik artışını, okullarda öğretmenlerin
kendi uzmanlık dallarına göre derslere girmelerine benzetmektedir.

Taylor’a göre, öğretmenlerin uzmanı oldukları konularda derse girdikleri okulların öğrencileri, tüm derslere tek öğretmenin girdiği okulların öğrencilerinden daha başarılılar.

Taylor’un “düşünsel devrim”  olarak adlandırdığı, “sosyal tarafların (işverenlerin ve işçilerin) refah düzeylerinin artabilmesi için aralarında sürekli bir işbirliğinin sağlanması” düşüncesinin gerçekleşmesinde önemli yeri olan “bilimsel yöntemlerle seçilerek sürekli eğitilen işçilere piyasadaki ücretin iki katı ücret ödenmesi” koşulu taraftar toplamamıştır.

Daha sonra gerçekleştirilen Hawthorne araştırmaları doğrultusunda ise, yüksek ücret ile üretim miktarı arasında doğrusal bir ilişkinin bulunmadığı saptanmıştır.

Taylor, arzuladığı düşünsel devrimin gerçekleşmesi için, işverenlerin ve işçilerin artı değerden nasıl daha çok pay alacaklarını düşünmek yerine, artı değeri nasıl artırabileceklerini düşünmeleri gerektiği ileri sürmektedir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ